Arkadaşlar merhaba.

Tarayıcı ve site farketmeksizin resimdeki hatayı alıyorum. Ekşiduyuru'da bile güvenli değil, sertifika süresi doldu gibi hatalar alıyorum. Chrome, Mozilla, Opera hepsinde aynı sertifika problemini yaşıyorum. Çözümlere baktım, ara belleği temizledim, tarih/saat ayarlarını kontrol ettim ama bir çözüm bulamadım.

Antivirüs olarak Symantec var ve Disable yapamıyorum ama bu program yıllardır var, oysa bu sorunu birkaç gündür yaşıyorum.

Ne önerirsiniz?

Arkadaşlar merhaba.

Petkim hissemde bir gariplik farkettim.

Güncel T+2 adet 0.280 fakat, satılabilir adet 0 gözüküyor. Neden böyle? Uzun zamandır hesabıma bakmıyordum, al dursun mantığıyla almıştım ama bedelsiz sermaye arttırımı ile ilgili bir şey olabilir mi? Bu durum nedir çözemedim.

Merhaba arkadaşlar, komik bir başlık olduğunun farkındayım ama az önce başıma gelen merak ettiğim bir durum var.

Yaklaşık yarım kiloluk hamsi aldıktan sonra tartılması ve ücretinin ödenmesi için kasaya geçtim. Kasada adam hızlı bir şekilde tarttı ve kasanın yanındaki üstü kapalı bir kutudan bir tane hamsiyi poşetin içine attı hızlıca. Hak kalmasın mı diyorsunuz dedim, tamamlamak için mi yaptı acaba diye düşündüm. Hızlıca hee falan diyerek geçiştirdi. Hamsi attığı kapalı kutuda kalan 4-5 hamsi daha vardı gördüğüm. Gerçekten hak geçmesin gram tamamlansın diye mi atmış olabilir, gerçi bir tane hamsi kaç gram gelir ki, biraz saçma bir olay değil mi? :) Yoksa başka bir durum mu var, vallahi anlamadım. Çok amaçsız bir iş gibi geldi bana. Böyle saçma bir olay yaşayan var mı?

Merhaba arkadaşlar

1 ay evvel aldığım Fender Squier'ım var. Bir şeyi farkettim, sol telinden gelen ses ya çok yüksek ya da bir sıkıntı var gibi geliyor bana. Özellikle Em ve C akorlarını çalarken neredeyse sadece sol telinin sesini duyuyor gibiyim. Kaydım aşağıda. Siz de farkedecek misiniz, böyle bir sıkıntı yaşayan oldu mu? Forumlarda Sol teliyle ilgili böyle problemler söylenmiş ama ne olduğunu anlamadım. Akustik gitarımda böyle bir problem yoktu. Elektromu çalarken özellike sol teline basılmayan akorlarda sadece sanki hep sol telinin sesini duyuyorum. Akordunu kontrol ettim, onunla bir ilgisi yok.

vocaroo.com

Merhaba arkadaşlar

En üst katta oturuyorum. En altımızda 3 tane restoran/cafe var. Salondan bir uğultu geliyordu kaynağını bulduk. Meğerse en alttaki dönercinin davlumbazı gürültü yapıyormuş. Saat 22.00 de dükkan kapanınca o ses de kesiliyor.

Fakat yatak odasında yaklaşık 1 aydır bir gürültü var. Gürültü, motor çalışması ve uğultu arasında bir sese sahip ancak sürekli olmuyor. Mesela şöyle; bir gün akşam 20.00-21.00 arası oluyor, sonra kesilip 23.00 de tekrar başlıyor ve 02.00'ye kadar sürüyor. Başka bir gün saatler değişmek üzere aşağı yukarı yine bu şekilde kesilip başlıyor. Tuvaletin havalandırma camı apartman boşluğuna bakıyor ve sesi oradan da net bir şekilde duymak mümkün. Komşulara tek tek sordum bulamadık, restoranlara gittim bizim gece çalışan bir şeyimiz yok dediler ki dönerci 22.00 de kapandığında salondaki gürültü gidiyor ama yatak odasındaki bundan bağımsız.

Dediğim gibi 1 aydır falan oluyor bu olay.

Sizce ne olabilir? Baz istasyonu, havalandırmaya verilen bir motor, klima, restoranların birinin soğutma dolabı sesi (?) v.b.

Bir türlü bulamadım. Çok da rahatsız edici.

Ses kaynağı nedir, nasıl çözülebilir bir fikriniz var mı?

102 inç bir tv'ye hdmi bağlantısı yaparak laptop ekranını yansıtıyorum fakat bilgisayar sanki lag'da kalmış gibi. 1920x1080 görüntü de bile aşırı rahatsız edici bir kasma durumu söz konusu. Bu sorunun önüne geçmenin bir yolu var mı acaba?

zorluk olarak nasıl? müfredatına baktım ama biraz gözümü korkuttu. fransız dili ve edebiyatı mezunuyum, aslında çok sevdiğim ve hakim olduğum için felsefe okumak istiyordum ama son anda aklım kaydı bu bölüme.

Merhaba arkadaşlar.

Sıkıntım bir gece baş dönmesiyle başladı, sol kulağımda ve boynumda ağrı vardı kulağımda sıkıntı çıkmadı. sonra boyun mr'i çekildiğimde boyun fıtığı olduğum anlaşıldı.

c 4-5 posterior çevresel protrüzyon, sinir köklerine minimal bası
c 5-6 posterior çevresel protrüzyon
c 6-7 posterior sol parasantral çevresel protrüzyon, sol sinir köküne minimal bası

1 senedir baş dönmesi ve ağrı problemlerim var. bazı günler hiç sıkıntım yok ama bazı günler problemlerim oluyor. doktorlar bu boyun fıtıklarının baş dönmesi yapmayacağını düşünüyorlar fakat kendimi sıklıkla gözlemledim, şu aşağıdaki sıkıntılarım ne zaman olsa baş dönmesi de oluyor. bunların olmadığı gün baş dönmem de olmuyor.

- boyun sol arkası ve sırtta aşağı doğru yayılan sol tarafta ağrı. ağrıyan bölgeyi aşağıdaki linkte verdim
i.hizliresim.com

- sol el orta ve yüzük parmaklarında uyuşma

- genel bir sersemlik ve baş dönmesi hissi

şimdi merak ettiklerim şunlar;

1- eğer boyun fıtığı sinirlere baskı yapıp sinir sıkışmasına sebep oluyorsa neden bu ağrılar,uyuşmalar ve baş dönmesi neden bazı günler var da bazı günler hiç yok? kimi günler fıtık baskı yapıp siniri tahriş ederken, kimi günler geride durup hiçbir sıkıntı yapmayabilir mi? bu günler arası farklılıklar bazen sinir sıkışmasının olmamasına, bazen de olmasına mı bağlı acaba?

2- yoksa bunlara sebep olan sinir sıkışması değil de kas gerginlikleri mi?

bu konular hakkında bana yardım edebilecek var mı?

önerebilir misiniz ? böyle usul usul ama etkili ilerleyecek tarzda.

youtu.be

Şurada örnekte görüldüğü üzere, maçlarda bazen basketbolcular anons edildikten sonra birbirlerine vurarak, ufak çapta boğuştuktan sonra sahaya geliyorlar ya; bu dansın ya da ritüelin bir ismi var mıdır arkadaşlar?

Arkadaşlar merhaba,

Gaz, şişkinlik, bulantı, ishal gibi şikayetler sonucu gaitamda helicobacter antijeni saptanmasıyla Helicobacter Pylori'ye sahip olduğum belli oldu.

Şimdi sorum şu. Diğer şikayetlerin yanında mesela su içerken bile, suyun mideme geç gittiğini, hatta yemek borusundan yavaş yavaş aşağı indiğini hissediyorum. Yani midem dolu olmadığı halde sanki midem doluymuş da içtiklerim geç iniyormuş gibi oluyor. Eskiden bir yutuşta mideme inen su şimdi yuttuğumda sanki kademeli kademeli iniyor gibi.

Böyle bir şikayet de olur mu? Nedir bu?

Sevgili sözlük yazarları,

Şu an çeyrek altının alış fiyatı 189-190 tl civarlarında. Elimdeki altını bozdurmak istedim.
altin.in

Fakat gittiğim kuyumcu çeyrek altını 180 tl'den aldığını belirtti. Bu kadar fiyat farkı olması normal mi, yoksa kuyumcunun şerefsizliği mi? Bu konuda herhangi bir düzenleme yok mudur? Yani adam ben 150 tl'den alıyorum kardeşim diyebilir mi?

Ne diyorsunuz bu işe?

Sevgili arkadaşlar,
Fazla uzatmadan konuya girmek istiyorum. Düğün salonumuzu tuttuk ve düğün salonunda haliyle standart olarak gelen bir müzik ekibi var. Bu ekipte klavye çalan bir bey ve bir hanım vokal olacak. Kendilerini bir kez bir düğünde izledim ve arada birazcık konuştum, tatmin olmadığım noktalar var ve açıkçası biraz da müzik olarak zenginlik katmak amacıyla kendi hazırladığım şarkıları da flash disk olarak yanımda götüreceğim. onları da çalabileceklerini belirttiler. Şimdi sizlere sorularım var. Özellikle düğün tecrübesi olan, düğünlerde bulunan beyfendiler ve hanfendiler yardım ederse sevinirim.

1- Kendim hem slow bir liste hem de hareketli şarkılardan oluşan bir liste hazırladım. Bu şarkıları hepbirlikte çalıp sonra müzik ekibine geçmek mi daha mantıklı, yoksa müzik ekibi biraz çaldıktan sonra tamamen flashtan benim seçtiğim şarkılar mı devreye girmeli? Sizce garip olur mu? Düğünlerde bu tarz şeylere denk geldiniz mi (Yani hem ekibin yaptığı müzik hem de banttan çalınan müzikler)

2- Bir playlist hazırlamam mantıklı mı? Bir yandan klavyeci ekip çalsın, millet biraz kurtlarını döksün istiyorum ama bir yandan da işi tamamen ekibe bırakırsam işin biraz köy düğününe dönmesinden çekiniyorum.

Yerimde olsanız ne yaparsınız, tavsiyeleri bekliyorum.

günde 7-8 saat civarında uyuduğum halde sürekli bir yorgunluk ve uyku hali mevcut. özellikle yemeklerden sonra resmen uyku çöküyor. kahve içerek açıyordum biraz kendimi fakat artık o da kar etmemeye başladı. çok kilolu değilim 1.81 boy 85 kilodayım. fakat son bir seneye kadar 70-72 kg arasındaydım, birden kilo aldım ve bu noktada sabitlendim 1 senedir. spor yapmıyorum, çünkü işim halihazırda yeterince koşturmacalı bir iş. fakat bütün gün büroda olduğum zamanlarda bile halsizlikten yamuluyorum resmen. gün içinde aniden acıkma atakları geliyor. bir de eskisine oranla çok daha kolay terlemeye başladım. önceden ciddi ciddi efor sarfetmem gerekirdi ki az biraz terleyebileyim. şu an oturduğum yerde bile biraz alnım terleyebiliyor. elimdeki bilgiler şimdilik bu kadar. şahsen insülin direncinden şüpheleniyorum. yada demir vitamin eksikliğinden vs. çünkü şu sıralar yorgunluğumun en çok arttığı dönemdeyim ve aft ve arpacık benzeri illetler türemeye başladı. :/ konuştukça birşeyler çıkıyor, vebalı gibi hissettim. bir öneriniz var mıdır sevgili dostlarım?

Arkadaşlar, az evvel aklıma şöyle bir melodi düştü. Böyle ya da buna benzer bir şarkı var mı, yoksa ben mi uydurdum?

vocaroo.com

Arkadaşlar merhaba.
Bir spor aktivitesine katıldığımda ya da 1 saat falan yürüdüğümde sonrasında ateşim çıkıyor, net bir şekilde hissediyorum. Halsizleşiyorum ve uyumak istiyorum. Sizce bunlar normal mi? Problem ne olabilir? Yani bu basit bir yorgunluk değil de vücudumun resmen baya ısındığı, tükendiğim bir şey haline geliyor. Sizde de benzer şeyler oluyor mu?

selam plastik cerrahi profesörleri.

şimdi durum şu: el bileklerim ne yaptıysam kalınlaşmadı. dirsekten aşağısı acaip ince. yaylı sıkmalı şeyler mi denemedim, türlü spor salonlarında hocalardan öğrendiğim bilek kalınlaştırma hareketleri mi yapmadım. olmadı, hala incecik bileklerim var.

bu işi artık hile hurdaya dökmeye karar verdim. mümkün müdür bunun estetiği? kolun içine şöyle şeklini tasarlayıp falan silikon, platin, tahta, beton falan artık allah ne verdiyse. Koyamaz mıyız?

ne dersiniz? var mı bir fikri olan?

Arkadaşlar, yorgunluk, vücut tüylerinin dökülmesi, depresif belirtiler v.b. sorunlarla bir hormon testi yaptırdım. Değerler aşağıda,

i.hizliresim.com

Şimdi bunların ne olduğunu az çok biliyorum. Östrojenim yüksek olmakla beraber, FSH VE LH değerlerim de alt sınıra yakın.Acaba sıkıntım hipofiz kaynaklı mı yoksa testis kaynaklı mı? Bir de varikoselim var. Bu değerlerle bir ilgisi olabilir mi?

Arkadaşlar, bir alevi türküsü arıyorum. Ama ne sözlerini ne müziğini net hatırlıyorum.

- İki kişi söylüyordu. Sanırım Ramazan'da ya da bir kandil günü Trt Müzik'te görmüştüm. (Birinin adı Mücahit olabilir mi, ya da sallıyor da olabilirim)

- Söyleyen kişiler 20-30 yaşları arasında ve iki kişi. Basit, sade ama güzel bir klibi vardı (Gözleri kapalı tutkuyla bağlama çalan iki aşık)
- Hatırladığım kadarıyla kıyafetleri ya da fon siyahtı, hareketli ve güzel bir bağlama ezgisiyle açılıyordu şarkı. Güm güm vurulur ya bağlamaya klasik alevi türkülerinde, işte öyle.

Nedir bu yardımcı olabilecek var mı?

Kozmik bilimcimiz ulu insan Ahmet Maranki'nin biyografisinde aynen şöyle yazıyor:

BMT’nin, Unesco’nun ve Avrupa Birliği’nin nezdinde kurularak faaliyet gösteren IPA-International Personel Academy’de görev yapan yazar; yaptığı bu ilmî çalışmalar, hazırlanan ders programları ve bunların uygulanması, yayınlanan kitaplar ile ilmî şura kararıyla “Universty Lecturer” göreviyle “Economy” alanında profesör unvanını alarak “Ateste” edilen tek T.C. vatandaşıdır.

Bu ateste ne ola ki?

aşağıda değerlerini yazdığım hormon test sonuçlarını yorumlayacak uzman bi arkadaş var mı acaba? (saç sorunu nedeniyle cilt doktoruna gitmiştim.)

prolaktin: 9,4 (2,64 - 13,13)
testosteron: 3,52 (1,75 - 7,81)
dehidroepiandrosteron: 484,6 (80 - 560)
serbest t4: 0,85 (0,61 - 1,12)
serbest t3: 3,9 (2,5 - 3,9)
vitamin b12: 286 (126 - 505)
ferritin: 37 (23,9 - 336,2)
folik asit: 3,98 (3,1 - 20)
tsh: 0,59 (0,34 - 5,86)

edit: cinsiyet erkek, yaş 33..

Girdim, ciktim diyenler. Girdim, giris o giris diyenler. Giren gordum, cikan gormedim diyenler.. Friendzone tanimlarinizi ve tecrubelerinizi alabilir miyim acaba?

Ben friendzone'un varolmadigina, erkeklerin reddedildikleri zaman "sorun ben degil, friendzone" diyebilmek icin uydurduklari bir sey olduguna inaniyorum mesela.

Internette zibilyon tane sey var hepsini deneme sansim yok dolayisiyla leblebi turk kahvesi kola falan deniyor ama dogru mudur sahsen tecrube edip de su yontem kesin cozum dediginiz bir sey varsa onu soruyorum.

Merhaba arkadaşlar.
Sık sık ishal oluyorum diye kefir içmeye başladım fakat kefir beni daha kötü yaptı, ishalim daha da arttı.

Kefir içince benim gibi ishal olan var mı?

Arkadaşlar, şekildeki yoğurdu aldım ve kapağı açınca direk açıldı. Ben sanki bunların altında bi de şeffaf bir kapak var sanıyordum. Yanlış mı hatırlıyorum. Böyle miydi bunlar yoksa?

www.ozdilekteyim.com

Bornova'dan Karaburun'a nasıl gidilir?

Üçkuyular Terminali'nden otobüs varmış sanırım ama onun saatlerine ulaşamadım.

Ayrıca otogardan da Karaburun'a araç yok mu acaba?

Sorularım bu kadar, şimdiden teşekkürler.

Selam arkadaşlar.
Piyasada Bilinçaltı'nın Gücü, The Secret v.b. belli düşünce kalıplarıyla ve belli uygulamalarla hayallerinizi gerçekleştirebileceğinizi iddia eden birçok kitap var. Bu kitapları okuyan, yöntemlerini uygulayan ve sonuç alanlarınız oldu mu?

Sevgili arkadaşlar,
İstanbul'da birkaç gün kalmak üzere, ilk olarak atatürk havaalanı metroda olacağımı varsayarsak, oradan hangi tip bileti alayım? Kalacağım günlerde birkaç kez metro, metrobüs v.b. kullanacağım. Akbil ve İstanbul kart aynı mıdır, jeton almak daha mı karlıdır? Ama hem metroda hem metrobüste kullanacağım bir şey daha iyi olabilir.

Selam arkadaşlar

Bahçelievler'den Beytepe kampüsüne taksi ücreti ortalama ne kadar tutar dersiniz? (Yol 14-15 km gibi gözüküyor)

gençler, genç kalanlar ve kendini genç hissedenler,

şimdi bir yataklı tren sorusu soracağım. hazır mıyız? soruyoruuum...

tek kişi olarak seyahat ediyor olucam. trende 3 farklı kompartıman var:
1 kişilik, 2 kişilik ve 3 kişilik. fiyatlar da haliyle 3 kişilik en ucuz ve 1 kişilik de en pahalı olmak üzere dağılmış durumda.

2 kişilikten alsam dedim ama garip bi tip gelirse falan ortamda acayip bi sessizlik olur mu diye de kıllandım. 3 kişilik alsam çok garip olur mu? nolur? tek kişiliği napiyim? zaten seyahat hep tek kişilik olacak...

tecrübelerinize güveniyorum, size danışıyorum, mutlu geceler diliyorum!

Merhaba Ankaralılar,

Esenboğa Havaalanı'ndan Dışkapı'daki Ziraat Fakültesine gitmem ve akşama geri dönmem gerekiyor. Bu ulaşım kolay mıdır, zor mudur? Havaş'ı mı kullanmalıyım ya da başka alternatiflerim var mı? (Ankara'yı hiç bilmiyorum)

Merhaba Ankaralılar,

İş yerinin Dışkapı'da olacağını varsayarsak, Dışkapı'ya ulaşımın kolay olduğu ve çok pahalı olmayan ancak huzurlu, çok fazla bağnazlığı olmayan ve güzel olan hangi Ankara semti vardır.

Kısacası Dışkapı'ya fazla uzak olmasın, Kiralar 700-800 'ü geçmesin.

Bu şartlarda nerede ev tutmamı tavsiye edersiniz?

Sevgili arkadaşlar,

Elimde 17 tane anket var. Yani verim 30'un altında. Bu yüzden nonparametrik testleri uygulamam gerekiyor sanırım. Peki, 17 veriye herhangi bir istatistiksel analiz uygulanabilir mi? Yoksa sayı çok mu az? Düşüncelerinizi öğrenebilir miyim?

Merhabalar gönül dostlarım... Esasında soruyu başlıkta sordum ama biraz daha açmam gerekli. Son zamanlarda yakın çevremdeki herkes evleniyor ve tahmin edebileceğiniz gibi Facebook' ta boy boy "Evlendik / Mutluyuz / Balayımız için Paris' teyiz / Ay ne kadar heyecanlıyız" temalı fotoğraf albümlerinden geçilmiyor. Bir zamanlar lisede "acaba aramızdan ilk kim evlenecek" gibi soruları tartışırken şimdi "en son kim evlenecek" gibi şeyler konuşuluyor. Ben hayatım boyunca bunun yakınında bile değildim ve şimdi "acaba bende mi bir tuhaflık var" gibi bir düşünce içindeyim. 30 yaşındayım, tek çocuğum ve son 10 yıldır yalnız yaşıyorum. Evdeki her şeyi tamir edebiliyorum, ev işlerini halledebiliyorum, bir tek çamaşır makinesine uzaylı gibi bakıyorum ama pamuklu programı / 40 derece / 1000 devir sıkma ile hemen hemen her şeyin yıkanabildiğini keşfettim. Kazandığım parayı tek başıma harcamayı seviyorum; iyi bir müzik sistemim var, geceleri online oyun oynuyorum ve maç seyrediyorum. Bunlar beni mutlu ediyor ve ciddi anlamda hiçbir şeyin eksikliğini hissetmiyorum. Bugüne kadar çok zor günler yaşadığım da oldu ve belki tek çocuk olmanın getirdiği bir anlayış ile her sorunu kendi içimde çözümlemeyi başardım. Sağlıklı bir arkadaş çevrem ve aile yapım oldu; sevgisizlik ya da fazla ilgi/sevgi görmedim. Normal olmayan bir şey yoktu. Bir çok kız arkadaşım oldu ama geri dönüp baktığım zaman bunun etkisi kıskançlık / huzursuzluk / mutsuzluk üçgeni içindeki herhangi bir nokta idi. Gerçekten çok sevdiğim ve iki yıl süren uzun bir ilişkinin tek getirisi ise hüzünden başka bir şey değildi.

Ben kendime kendi iç huzurumu önplanda tutan, basit ve küçük şeylerden mutlu olabileceğim bir hayat kurma yolunu seçtim ve insanlar bunu pek fazla anlamıyor. Onlara gerçi üstteki paragrafta yazdığım kadar detaylı açıklama imkanım olmadı, dolayısı ile düşüncelerimin anlaşılabilirliği konusunda o yüzden onların açısından çok emin değilim. Ama -okumaktan sıkılmadıysanız- sizin bu konuda bir fikriniz var ve bu fikrinizi merak ediyorum.

En iyi ihtimalle, evlensem bile çocuğumun 4-5 yıl sonra olacağı varsayımı ile 10-45 / 20-55 / 30-65 gibi bir kuşak farkımız olacak; öte yandan 40 yaşımda iken, bir alışveriş merkezine gidince bağırıp çağıran bir çocuğu zaptetmeye çalışacağım. Hayatımın belki en verimli döneminde bir kadının dırdırı ile, kıskançlık krizleri ile uğraşacağım. Mutlu ve huzurlu yaşadığım, dingin bir evde sürekli bir koşuşturma olacak.

Bazı futbolcular için "evlenince disipline girdi" gibi söylemler kullanılır; benim hayatım gayet disiplinli mesela.

Aranızda, evlenmeden önce benim gibi hissedip şu an "ya öyle şeyler düşünülür ama hiç merak etme, işler düşündüğün gibi değil" diyebilecek olan birileri var mı ? Ya da evliliğin; yalnızken mutlu olan birini daha mutlu edebileceğini düşünen birileri...

Merak ediyorum; sosyal kaygılar ve aile kurma içgüdüsü dışında, evlilik gerçekten gerekli mi ? Sizler ne düşünüyorsunuz ?

böyle bi adam var. şu an ekranda. siyah bandana, değişik kolyeler falan takıyor. hep de çok konuşuyor. bu adamın adı ne yav?

Arkadaşlar, arşivlemediğim bazı mesajlar oldu ve yeni gelen mesajlar sonucu haliyle o mesajlar silindi. Arşivlemediğim mesajlara ulaşabilmemin, tekrar görebilmemin bir yolu var mı acaba?